A therapist engaging in a counseling session with a male patient to support mental health.

Kendinizi Tanımak: Doğru Terapisti Seçmek

Kendinizi tanımak, yaşadığınız problemlere çözüm aramak, ilişkisel sıkıntılarınıza ışık tutmak gibi pek çok konu terapiye başlamak için bir sebep olabilir.  Terapiye başlamak için sebepleriniz ne olursa olsun, bu adımı atmak cesaret ve kararlılık gerektiriyor. “Benim terapiye ihtiyacım var” demek bile başlı başına bir süreçken, doğru terapisti seçmek bu yolculuğun en kritik adımlarından biri. Peki bu kadar çok terapistin arasından nasıl seçeceksiniz? Hadi o zaman ‘bir terapist olarak’ ben terapist seçerken nelere dikkat ediyorum birlikte bakalım!

Eğitim

“Ben alaylıyım” ya da “hayat üniversitesinden mezunum” ifadelerini bir terapistten duyamazsınız. O yüzden bu sözleri duyduğunuzda hızla uzaklaşmalısınız. 4 yıllık psikoloji bölümünden mezun olup klinik psikoloji yüksek lisansı yapan ve aldığı eğitimlerle kendini sürekli geliştiren psikologlar, psikoterapistlik yapabilirler.

Peki ya psikiyatristler? Onlar tıp fakültesinde tanı koyma ve ilaç yazma konusunda uzmanlaşırlar. Terapist olmak isteyen psikiyatrlar da ayrıca terapi eğitimi alarak bu yetkinliğe sahip olurlar.

Bunun yanında terapistlik, yaşam boyu öğrenmeyi, yenilenmeyi ve sık sık süpervizyon almayı gerektirir. Yani deneyimli bir terapiste danışarak mesleki gelişimini sürdüren, kendini güncelleyen ve öğrenmeye açık olan terapistleri tercih etmek önemli. Böylece seçeneklerinizi daha güvenle daraltabilirsiniz.

Uzmanlık Alanı

Kalp ağrınız olduğunda hangi doktora gidersiniz? Tabii ki kardiyolojiye! Aynı şekilde, terapist seçerken de uzmanlık alanına dikkat etmelisiniz. Terapistinizin hangi yaş grubu ile çalıştığını, hangi terapi yöntemlerini kullandığını ve bu yöntemlerin sizin ihtiyaçlarınıza uygun olup olmadığını araştırmalısınız.

Çocuk, ergen, yetişkin ya da çiftlerle çalışmak, farklı bilgi ve deneyim gerektirir. Ayrıca her terapi yöntemi, farklı problemlerde etkili olabilir. Bilişsel davranışçı terapi, EMDR, şema terapi, psikanaliz ve geştalt gibi yöntemler, kendi yaklaşımları ve teknikleriyle farklı ihtiyaçlara yanıt verir. Hangi yöntemin sizin yaşam felsefenizle ve problemlerinize çözüm arayışınızla daha uyumlu olduğunu keşfetmek, doğru terapisti bulmanıza yardımcı olacaktır. Ufak bir araştırma size bu konuda yol gösterebilir. [(link)]

Terapötik İlişki

İnsan nasıl iyileşir? Yine insan ile. Araştırmalar terapistinizle kurduğunuz ilişkinin terapistinizin kullandığı terapi yönteminden çok daha önemli olduğunu söylüyor. Hammaddesi insan olan bu yolculukta terapinin eğitim ve tekniklerden ziyade insan insana bir ilişki olduğunu unutmamak gerek. Peki terapötik ilişki nasıl sağlanır?

•Empati: Terapistiniz sizi, duygularınızı ve yaşadıklarınızı gerçekten anlıyor ve değer veriyor mu?

•Koşulsuz Kabul: Cinsiyetiniz, etnik kimliğiniz, dini, cinsel ve siyasi yöneliminiz fark etmeksizin yargılanmadan, eleştirilmeden, olduğunuz gibi kabul ediliyor musunuz?

•Biricikliğe Önem: Sizi kategorilere sokmadan, kendi hikayenizle ve bireyselliğinizle değerlendiriyor mu? Size sizin koşullarınız ve şartlarınızı göz önüne alarak eşlik edebiliyor mu?

•İnsan Olmanın Halleri: Terapistiniz, insan olmanın getirdiği duyguları ve zorlukları içtenlikle kabul ediyor mu?

Tüm bunlar, terapötik ilişkiyi güçlendirir ve terapinin etkisini artırır. Çünkü terapi, sadece tekniklerden ibaret değildir; iki insan arasında kalpten kalbe bir bağdır.

Gizlilik ve Güven

Terapi, en mahrem düşüncelerinizi ve duygularınızı paylaştığınız bir süreçtir. Bu nedenle gizlilik ve güven, terapist seçiminin en önemli unsurlarından biridir.

•Gizlilik İlkesi: Profesyonel bir terapist, seanslarda paylaşılan bilgileri gizli tutar ve bu ilkeyi açıkça belirtir. Bu, terapistin bağlı olduğu etik kuralların da gereğidir.

•Güvenli Alan: Terapistiniz, kendinizi güvende ve rahat hissetmenizi sağlamalıdır. Yargılanma korkusu yaşamadan, tüm duygularınızı ifade edebileceğiniz bir alan sunmalıdır.

•Bilgilendirilmiş Onam: Terapistiniz, gizlilik sınırlarını (örneğin intihar riski veya yasal yükümlülükler gibi durumlarda) açıkça açıklamalı ve sizden bu konularda onay almalıdır.

Gizliliğe verilen önem, terapötik ilişkinin temelini oluşturur. Kendinizi tamamen açabilmek ve iyileşme sürecine tam anlamıyla katılabilmek için bu güveni hissetmelisiniz.

Sonuç olarak…

Doğru terapisti bulmak bazen zaman alabilir, hatta birkaç deneme yapmanız gerekebilir. Ancak kendinize yapabileceğiniz en büyük yatırımlardan biri, sizi gerçekten anlayan ve destekleyen bir terapistle çalışmaktır. Unutmayın, terapiye başlamak cesaret ister; doğru terapisti bulmak ise bu cesareti ödüllendirecek en değerli adımdır.

Unutmayın, her şeyden önce siz önemlisiniz ve bu yolculuk tamamen size özel. O halde, ihtiyaçlarınıza ve beklentilerinize en uygun terapisti bulmak için adım atmaya ne dersiniz?

Peki ben bu kadar çok bilgiyi nasıl ayrıştıracağım diyorsanız bunun için de bir önerim olacak: ön görüşme. Pek çok terapist yüz yüze, online ya da telefon üzerinden kısa süreli görüşme imkanı sağlayarak kendisi, çalışma yöntemleri ve size nasıl yardımcı olabileceği hakkında size bilgi sağlıyor.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir